
İSTANBUL (İGFA) – Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Turan Uslu, egzersiz, zamanlaması da dahil olmak üzere çeşitli faktörlere bağlı olarak uyku kalitesi üzerinde hem olumlu hem de olumsuz etkileri olduğunu söyledi.
Uyku kalitesi üzerindeki potansiyel olumlu etkileri açıklayan Prof. Dr. Turan Uslu, yatmadan 2-3 saat önce egzersiz yapmanın önemine değinerek şunları kaydetti:
“İyileştirilmiş Uyku Kalitesi: Günün her saatinde düzenli egzersiz yapmak, zamanla uyku kalitesini artırabilir. Daha hızlı uykuya dalmanıza ve daha derin, daha onarıcı bir uykuya geçiş yapmanıza yardımcı olabilir.
Vücut Sıcaklığı Düzenlemesi: Egzersiz, vücut sıcaklığınızı yükseltebilir ve sonrasında sıcaklıkta bir düşüş yaşanabilir. Bu durum, uykuya geçişi kolaylaştırabilir. Yatmadan 2-3 saat önce egzersiz yapmak, vücut sıcaklığınızın normale dönmesine olanak tanır.
Stres Azaltma: Egzersiz stres ve kaygı düzeylerini azaltır. Akşam egzersizi yapmak, rahatlamanıza ve huzurlu bir uykuya geçişi kolaylaştırabilir.
Tutarlı Rutin: Düzenli egzersiz yapmak, sirkadiyen ritmi düzenleyebilir ve uyku saatlerinizi kolaylaştırabilir. Ancak, bireylerin egzersize farklı tepkiler verdiği göz önünde bulundurulmalıdır.
Uyarıcı Etki: Yoğun egzersiz, bazı kişilerde uyanıklık hissi yaratabilir ve uykuya geçişi zorlaştırabilir.
Bireysel Değişkenlik: Herkesin vücudu egzersize farklı tepki verebilir. Bir kişi için uygun olan egzersiz, başkası için uygun olmayabilir.
Uyku Bozuklukları: Belirli uyku problemleri olanlar, egzersizlerini dikkatlice planlamalıdır.
Uyku kalitesini artırmak için yatmadan önce egzersiz yapmanın faydalı olabileceğini söyleyen Prof. Dr. Uslu, kişilerin vücutlarına dikkat etmeleri gerektiğini ve akşam egzersizinin uyku düzenini nasıl etkilediğini gözlemlemeleri gerektiğini belirtti. Egzersiz rutinlerini uyku kalitesini destekleyecek şekilde düzenlemenin önemli olduğunu vurguladı.
More Stories
Uzman Dr. Gürbüz: Kış sporlarında ekipman, sporcunun güvenliği için en önemli etkendir
Bu beslenme tarzı hem çevreyi hem kalbinizi koruyor!
Dr. Nalbantoğlu: Florür kullanımı için sosyal medyaya değil çocuk diş hekimine başvurun